28 Mart 2014 Cuma

BETHOVEN'İ ANLAMAK

Bethoveni anlamak filimini izlediğimde çok beğenerek izlemiş ve garip bir hüzün hissetmiştim.Kendisi de bir işitme engelli olan Bethoven bir bestesini öyle coşkuyla oluşturmaya çalışırken yardımcısına Tanrı kimilerine fısıldar oysa benim kulağıma bağırıyor demiş.Bu tamamen onun içinde yaşadığı bir coşku ve tutku tüm eserlerini böylesi bir istekle ve şevkle oluşturmuş olmalı.

Bethoven'in Ay ışığı sonatının hikayesi ilginç bir tesadüf ve bunun sonunda çıkan muhteşem bir beste,Bethoven bir arkadaşıyla Viyana sokaklarında dolaşırken bir apartman dairesinden çok güzel bir piyano sesi geldiğini duymuş ve kafasını kaldırarak bakmış sesin geldiği dairenin camı açık olduğu için ses oradan geliyormuş.Arkadaşına piyanoyu çalanın çok güzel çaldığını ve kendisini mutlaka görmesi gerektiğini söyler ve arkadaşıyla beraber apartmana girip sesin geldiği kata çıkarlar kapıyı çalıp beklerler,kapıyı açan kadın Bethoven'i hemen tanır Bethoven piyanoyu çalan kişinin çok güzel çaldığını mutlaka tanışmak istediğini söyler kadın piyanoyu çalanın kızı olduğunu ve tanışmaktan şeref duyacağını söyler ve içeri davet eder.Bethoven içeri girince kadın kızına Bethoven'in ziyarete geldiğini ve tanışmak istediğini söyler kız çok heyecanlanır ve hemen ayağa kalkar ancak kız kördür,durumu anlayan Bethoven lütfen benden bir şey isteyin der,ancak maddi bir şey olacağını umarken kız kendisinden başka bir şey ister ve derki ben ay ışığını hiç görmedim lütfen bana ay ışığını anlatın , piyanonun başına geçen Bethoven orada doğaçlama bir şekilde Ay Işığı sonatını besteler





İnsanın içine dinginlik duygusu veren harika bir eser .









26 Mart 2014 Çarşamba

KÖK HÜCREDE YENİ YÖNTEM

Her gün yaptığım gibi internet üzerinden acaba bilim dünyasında körlüğe çare olabilecek bir yöntem geliştirilmiş mi,yakın zaman da görme engelli olan insanlar için değişik bir haber var mı ? diye araştırırken KÖK HÜCREDE YENİ YÖNTEM diye bir başlıkla karşılaştım.Geliştirilmeye çalışılan yeni yöntemle kişiye özel çözümler bile mümkün olabilirmiş.Umuyorum ki bilim insanları bu süreyi çeşitli rahatsızlıklar dan müzdarip insanlar için bir an evvel geliştirsin.
Her değişiklik bende heyecan uyandırıyor,ama bu gelişmeler çok fazla deneme ve zaman isteyen çalışmalar sanırım sabır istiyor, çok kısa vadede görünen bir şey yok ama insan oğlu kendini  bu şekilde hep daha ileriye taşımadı mı .

Haberi bulunduğu siteden alıntı yapıp paylaşmak istedim.


http://www.cnnturk.com/haber/bilim-teknoloji/bilim/kok-hucrede-yeni-yontem

 Biliyorum güneş bir gün oğlum için de doğacak,biz o güne kadar umutla bekleyecek sabırlı olacağız.

25 Mart 2014 Salı

DOWN SENDROMU ................!

Down Sendromu dünya farkındalık günü 21 Mart ta etkinliklerle ve çeşitli paylaşımlarla sesini tüm dünyaya yeniden duyurup bizde buradayız,herkes kadar varız ve her şey den en az sizin aldığınız kadar haz alıyor yada acı duyuyoruz  dediler o gülen yüzleriyle hayatlarımıza kattıkları farklılık ve farkındalık için her birini tüm içtenliğimle o ay çiçeği yanaklarından öpüyorum .

Bu bir kaç günlük gecikme sevgili oğlum Taylanın rahatsızlığından dolayı, yaşadığı gribal enfeksiyon bir faciaya dönüştü Ocak ayının başından beri ısrarla gidip gelen enfeksiyon en sonunda bağışıklığını düşürdü ve epilepsi nöbetleri çoğaldı kuzumun sağlık problemleriyle uğraşırken bazı şeyler geriye atıldı tabi mecburen.

Sevgili kuzenim bir video paylaşmış benimle Down Sendromu ile ilgiliydi ve çok beğendim kendisine bu duyarlılığından dolayı çok teşekkür ediyorum ve paylaştığı bu videoyu bende herkesle paylaşmak istedim.

Kısacık yaşamlarını nasıl destansı ve tutku dolu yaşadıklarını nasıl büyük yüreklere sahip olduklarını her şey de olduğu gibi dünyaya geldikleri andan itibaren eğer yeterli ilgi ,çaba ve sabır gösterildiğinde ne kadar güzel şeyler başara bildiklerini öyle yalın anlatmışlar ki video da yer alan Down lu çocuklara ve tanrının ödüllendirdiği o koca yürekli  güzel annelere sevgilerimle.